Ahirette Bizlere Kimler Şefaat Edecek
Allah’tan başka kimseden şefaat istenmez. Zümer suresinin 44.ayeti ‘’De ki: “Şefaate (izin verme) yetkisi tamamıyla ve sadece Allah’a aittir: Gökler ve yerin mutlak otoritesi (de) O’na aittir: sonunda sadece O’na döndürüleceksiniz.’’ Açıkça sadece Allah’a mahsus diyor. Şefaat Allah’a mahsustur. Her kul şefaate muhtaçtır. Şefaat edecek olanda Allah’tır. Allah Resullerin dahi hesaba çekileceğini Araf Suresinin 6.ayette ‘’ Hem kendilerine ilahi mesaj gönderilenleri, hem de (onlara) ilahi mesajı iletmekle görevli olanları elbet hesaba çekeceğiz.’’ Belirtmiştir. Peygamberleri hesaba çekeceğini söyleyen Kuran bir tarafta. Diğer tarafta ise Allah’tan daha merhametli Peygamber imajı. Peki Peygamberin şefaati nasıl anlaşılıyor? Allah bir adamı cezalandıracak Peygamber Allah’ın elinden adamı alacak hatta birde rivayet uydurmuşlar en sahih kitaplara koymuşlar nedir o ? ve immeşşefeeati fii ehlil kebe iri min ümmeh ‘’ Şefaatim, ümmetimden en büyük günah işleyenler içindir.’’ Yani şöylemi anlayacağız ; en büyük günahkarları Peygamber affeder, küçükler Allah’a kalır. Bu ne cüret, bu ne cesaret… Şefaat meselesi ele alındığında Mekke müşriklerinin bir inancıydı.
Kuran’da içinde şefaat geçen ayet sayısı 25’tir. 22’si doğrudan menfi olarak , olumsuz olarak şefaati olumsuzlar. Zaten bir tanesi şefaatin tamamını Allah’a isnat eder, bir tanesi de nötrdür. Onun için müşriklerin inancı olan kayırma inancı ki bu torpil inancıdır. Şefaatin bir başka anlamı torpildir, kayırmadır, adam kayırmadır. Bunların olduğu bir iman, iman olur mu? Allah torpil geçecekse, torpile izin verecekse, adam kayırmaya izin verecekse peki o zaman ilahi adalet ve hakkaniyet nerede kaldı? O zaman ve mey yeamel zerratin misgaale hayray yerah, me vey yeamel misgaale zerratin şerray yerah’’ Zerre miktarda iyilik işleyende, kötülük işleyende onu görecek’’ ayetine iman edenler ; neye iman etmiş oluyorlar. Kardeşlerim Mümin olmak tutarlı olmayı gerektirir. Her türlü tutarsızlık imanın zaafıdır bu da bir tutarsızlıktır Mümin olmak adalete inanmayı, iman etmeyi ve adaletli davranmaktır. Mümin olmak Allah’ın dinini paramparça etmek değil O’nu yüceltmektir. Mümin olmak iman ettim diyip , neye iman etmediğini bilmeyecek cühela tayfasından olmamaktır. Mümin olmak insan olmayı gerektirir ; çünkü insan akıl ve irade sahibidir bunları kullanamayan iman etmiş olamaz.
Allah izin verirse insallah
Allah razı olsun. Allah ilminizi artırsın. Allahümme amin..
pek bu makaleye katılmasamda emeğine sağlık.Ayetteki sefaate izin verme yetkisinin Sadece Allah c.c olduğu demek sefaat olmadığına delil olamaz .Onun izni Serifiyle sefaat olabilir tezindeyim bende
Şefaat istemek yoktur. Şefaat edebileceğinin iddası da yoktur dinimizde!
Bu sadece Allah’ın Rahmetinin başka bir boyutu olarak ahirette Hak edecek kullarına bir Lütfudur. Bu yüzden şefaati isteyeceksek yine Allah’tan istiyeceğiz, kullarından değil. Vesileyi ilah edinmeyeceğiz. Hükmü gerçek sahibine vermeliyiz.