Muhsin Yazıcıoğluna Özlem Şiiri
Ah Muhsin…
Senin sancın başladı içimizde
Korkak, yüreksizleri gördükçe
Atılmak istiyoruz, biz de siyasetin içine
Yangınlar bitmiyor Muhsin
Yüreğimizi yakıp yıkan feryatlar sarmış her yeri
İnsanları sorma bize Muhsin
Halen aynılar…
Zalim yine bağırtılarını dinlettiriyor bizlere
Mazlumun ağzı bağlanmış yok yere
Ve halen insanlar, umursamaz çağrıların peşinde
Biliyor musun Muhsin…
İnsan hakları diye bir mahkeme var halen
Yıkılmadı niyeyse…
Hangi insanların hakkını koruyorlar acaba
Merakla izliyorum ben de…
Dün, Sen izlerdin, kızardın, incinirdin
Bugün de biz Senin gibiyiz.
Adım atalım diyoruz Senin gibi
Kürsülerde Allah’ı analım.
Mazlumu taşıyalım siyasetimize
Ama olmuyor be Muhsin
Olmuyor işte…
Yalnızız şu koca dünyada
Arkamızda durmuyor kimse
Ve nefs denen şey bırakmıyor peşimizi
Cesaret bulamıyoruz, zalime dur demeye…
Gel Muhsin…
Bir daha gel şu zalim dünyaya
Bize de cesaret ver,
İnandır bizi, bir gün Hakkın nidalarının her yeri gezeceğine
Mazlumun artık gözyaşının akmayacağına,
Zalimin yanına kalmayacağına…
Ve ahirete gitmeden de, adaletin yayılacağına…
Düşmanımız çoğalmış iyice
Ne zaman Hakkı ansak, sesimizi kısmaya çalışıyorlar
Ve en kötüsü de ne biliyor musun,
Bizi merhametimizden vuruyorlar…
Muhsinimiz…
Canımız, kardeşimiz…
Seni toprak altında bırakmasalardı şimdi
Belki el ele Ömer’in adaletini dağıtacaktık her yere
Yanımızdaki menfaatçi insanlara ihtiyaç duymayacaktık
Ebubekir’in dostluğu gibi olacaktı bizimki de…
Allah için yaşayacak,
Allah için konuşacak,
Allah için uyuyup, uyanacaktık şu zalim dünyaya
Faniliğe sıkışmış bedenimizi bir nebze huzura erdirecektik.
Bir kelam edecektin bana belki de
Şems’in Mevlana’ya huzuru gibi gelecektin gönlüme…
Sen güzel Adam!
Sen Muhsin!…
Sen yaşadığın sürece Hak uğruna adım attın her yere
Bismillah, dedin kürsülerde
Gözlerin de hep imanın ışığıyla var oldun
Ve her sözünde biz gafil insanlığa Hakkı anlattın…
Senden sonra, biz de yürüyoruz bu yollarda
Yalpalıyoruz bazen,
Düşüyoruz kuytulara…
Ama biz de istiyoruz inan
Allah için her yerde güneşin doğmasını
Artık doğan her günün insana, insanca gelmesini…
Ah Muhsin!… Kardeşim…
Sen gittin ama, biliyoruz ki
Zalime, kafire karşı yine de
Ne şehitler ölür, ne de Muhsin’lerimiz!!!…
Sabır Şiiri
Allah Rahmet Eylesin. Tüm İslam Ümmetinin Başı sağolsun…
İmtihan yüreğine kalemine sağlık…
Ne güzel yazmışsın Muhsin Başkanı
Güzel insanlar güzel anılır
Vefa ve minnetle
Rabbim Rahmet eylesin
En güzel cennetinde ağırlasın inşaAllah
Sağol canım. ? Amin. Rabb’im bizlere de hayırlı işlerde öncü olmayı, hayırla anılmayı nasip etsin. ?
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdadıma saldırdımı, hatta boğarım! …
-Boğamazsın ki!
-Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu…
İrticanın şu sizin lehçede ma’nası bu mu?
Mehmet Akif Ersoy – Zulmü Alkışlayamam
Kör dünyanın göbeğine
Hak yol İslâm yazacağız.
Kuşların göz bebeğine
Hak yol İslâm yazacağız.
Yola, ağaca, pınara
Esen yele, yağan kara
Yağmur yüklü bulutlara
Hak yol İslâm yazacağız.
Koç burcuna, yay burcuna
Bebeklerin avucuna
Minarelerin ucuna
Hak yol İslâm yazacağız.
Bucak bucak, köşe köşe
Kara taşa, kor-ateşe
Yıldıza, aya, güneşe
Hak yol İslâm yazacağız.
Askerlerin miğferine
Kağnıların tekerine
Buda´nın tunç heykeline
Hak yol İslâm yazacağız.
Her kapının eşiğine
Her sofranın kaşığına
Balaların beşiğine
Hak yol İslâm yazacağız.
Herkes duyacak, bilecek
Saklanmaz gayrı bu gerçek
Yaprak yaprak, çiçek çiçek
Hak yol İslâm yazacağız.
AbdurRahim Karakoç Hak Yol İslam Yazacağız şiiri