Şakacı Sahabe Nuayman b. Amr
Sahabeden şakacı biri vardır. Adı Nuaymandır.
Nuayman Medine pazarında güzel bir meyve görse satın alır bunu Peygamberimiz sav tatmalı der. Efendimize getirir bunu senin için aldım, der ve getirdiğini yedirir. Yerken de hayran bir şekilde izlerdi Allah Resulünü…
Hani bazen yaptığınız iyiliği izleriz, farklı bir keyif verir. Şairin dediği gibi ekmeği paylaşmak, ekmeği yemekten daha lezzetlidir, işte onun gibi…
Nuayman bir gün pazarda bal görür balı satın almak ister ama parası yoktur yine de satın alır satıcıya derki benimle gel paranı gittiğimiz yerde sana vereceğim. Önde kendisi arkada satıcı elinde balla Rasulullah’ın yanına gelir. Efendimize balı uzatır ya Resulullah sana bal hediye getirdim, der. Efendimiz kabul eder ve birkaç kaşık yer sonra Nuayman satıcıyı Efendimize yönlendirir parasını ister sav ey Nuayman hani bana hediye getirmiştin? Benim paramla bana hediyemi alıyorsun, der. Nuayman derki ya Resullulah bal o kadar güzeldi ki senin tatmanı istedim ama param yoktu. Ne yapayım ya hiç almamalıydım yada böyle yapmalıydım, der. Efendimiz Nuayman’a bakar güler bir taraftan da satıcıya parasını verir.
Yine yaptın yapacağını Nuayman der… Yine yaptın yapacağını Nuayman…
Sohbet Yazarımız: Birfani
( Bazı kaynaklarda adı Na‘mân diye geçer. Medineli Neccâroğulları’ndandır. İkinci Akabe Biatı’na katılmıştır; Bedir, Uhud, Hendek başta olmak üzere bütün gazvelerde bulunmuştur. Sahâbe arasında aşırı derecede şakacı olması sebebiyle kaynaklarda bu özelliği öne çıkarılmış ve Hz. Peygamber’i tebessüm ettiren davranışlarından söz edilmiştir. )
Nuayman’ın Resul-i Ekrem’in vefatından bir yıl önce yaptığı bir başka şaka Resûlullah’ı ve sahâbîleri çok güldürmüştür. O yıl Hz. Ebu Bekir, Busra’ya bir ticaret seferi düzenlemiş, Nuayman ile Bedir gazisi Süveybıt b. Harmele’yi de beraberinde götürmüştür. Nuayman yemek işlerinden sorumlu olan Süveybıt’tan yiyecek bir şeyler istemiş, o da Ebû Bekir gelmeden yemek veremeyeceğini bildirmiştir.
Kafile bir yerde konaklayınca Nuaymân rastladığı deve tüccarlarına satılık bir kölesi olduğunu ve onun kendini hür zannetmekten başka bir kusuru bulunmadığını söyleyerek Süveybıt’ı on deve karşılığında satar. Süveybıt’ı satın alanlar onun itirazlarına aldırmadan kendisini götürürler. Daha sonra durumu öğrenen Hz. Ebu Bekir tâcirlere paralarını iade ederek Süveybıt’ı kurtarır.
(Müsned, VI, 316; İbn Mace, Edeb 24).
Nuayman’ın kaynaklarda yer alan son macerası Hz. Osman döneminde yaptığı ağır şakadır. Gözlerini kaybeden yaşlı sahâbî Mahreme b. Nevfel mescidin bir köşesinde abdest bozmaya kalkışınca sahâbîler kendisine engel olmuş,
Nuayman onu dışarı çıkaracağını belirterek mescidin bir başka köşesine götürmüş ve burada ihtiyacını görebileceğini söyleyip uzaklaşmıştı. Olup bitenlerden sonra zor durumda kalan sert mizaçlı Mahreme elindeki sopayla Nuayman’ın kafasını yaracağına ahdetmiş ancak bir süre sonra bunu unutmuştur.
Bir gün Nuayman mescitte oturan Mahreme’ye yaklaşarak kendisine Nuayman hakkındaki ahdini hatırlatır, kendisini namaz kılmakta olan Halife Osman’ın yanına götürür ve onun Nuaymân olduğunu söyler.
Mahreme’nin sopayla Hz. Osman’ın başını yarması üzerine Benî Zühre Nuayman’dan intikam almaya kalkışır, fakat Hz. Osman, “Bırakın onu, cezasını Allah versin! Ne yapalım ki Bedir gazisidir” diyerek Mahreme’nin akrabalarını teskin etmeye çalışır.
Allah sahabeden razı olsun. Alem insanmış Nuayman ibn Amr
? Nuayman gonullere selam olsun. Ramazanımız mübarek olsun ?